Internet ile tanışmışlığım öyle çok uzun yıllara dayanmıyor. Ortalama olarak 6 veya 7 senedir internet ile tanışıyorum. Fakat bu sürenin büyük bir çoğunluğunu yaşıtlarım gibi standart şeyler ile geçirmediğim için bugün onlar internet konusunda benim bilgimin hala çok çok altında bilgiye sahipler. Peki, internette her şeyin modası geçer mi hadi bir bakalım;
İnternet ile ilk tanıştığım yıllarda insanların bir kısmı onu ödevlerine yardımcı olması için bir kısmı da yeni kişilerle tanışmak için kullanıyordu. Yani chat, sohbet veya eğlence için kullanıyordu. O zamanlar en popüler yazılımlar Mirc ve Netscape gibi bilinen ve internet tarihine adını altın harflerle yazmayı başaran yazılımlardı.
Fakat bu kanallarda nedense bilmediğim bir şekilde aşırı erkek popülasyonu yoğunluktaydı. Hatta bir keresinde hesapladığıma göre bir bayan başına konuşmak için ortalama 40 erkek düşüyordu. Zaten genelde bayanlara da aynı anda 40 kişi birden “slm” ve “nbr” dediği için karşıdaki kullanıcının çoğunlukla bilgisayarı veya yazılım kitleniyordu.
Fakat yıllar geçtikçe bu sistem de yavaş yavaş popülerliğini yitirdi. Microsoft’un gelişmiş bir güncelleme getirmesi ile birlikte anlık mesajlaşma konusunda çığır atlayan yazılımı MSN bir anda peyda oldu. Aslında MSN bu yazılımlardan belki çok daha önce vardı. Fakat son derece kullanışsız bir yapıya sahipti. Microsoft’un yeni güncellemesi ile birlikte ise MSN çok daha kullanılabilir olmuştu.
MSN yaygın bir şekilde kullanılmaya başlanırken her kesin hayalinde bir arama paneli vardı. Yani yaş, cinsiyet, yer seç ve enter tuşuna bas. Sonra aradığın profile en uygun erkek ve bayanlar hemen karşına gelsin. Ne kadar kolay öyle değil mi ?
Fakat Microsoft MSN işini bu kadar basit tutmadı ve gerçek bir gizlilik politikası hazırladı. Yani önce kişinin posta adresini bilmemiz sonra da o kişinin bizi konuşmaya kabul etmesi gerekiyordu. Bu kendine kısa sürede eş bulma hayali kuran evde kalmış insanlar için elbette büyük bir hüzün kaynağıydı. Kısa süre sonra ise MSN artık her yerde olmaya başlamıştı. Sadece gençler değil, iş dünyasından bir çok kişi de MSN’i bir iletişim aracı olarak görüyor ve aktif olarak kullanıyordu.
Peki, ya bu yıllarda internet içerikleri nasıldı hatırlıyor musunuz ? Hemen aklımda kalan birkaç örnek ile yola devam edelim isterseniz? Böylece hem biraz da nostalji yapmış oluruz.
1- MSN 24 saatliğine olmazsa ne olur?
2- MSN Üzerindeki tüm kullanıcıların bir günde yaptıkları yazışmaları çıktı alsak 4 şeritli ve x km uzunluğunda yol olacağını biliyor muydunuz?
3- MSN kullanıcıları dünyanın yüzde x’ini oluşturuyor.
Tabii, buna benzer daha bir çok başlık ve konu internet üzerinde dolanıyordu. Tıpkı Hristiyanlar’ın Vatikan’ı gibi ve Müslüman’ların Kabe’si gibi MSN de bir kaç yıl içerisinde bilişim dünyasının olmazsa olmazı ve hatta kutsalı olmuştu.
MSN’in olduğu yıllar gelip geçerken bir anda televizyon haberlerinde Facebook’un haberlerini görmeye başladık ve bingo! Insanlar bir anda sosyal medyayı daha yakından tanımaya ve internetin MSN’den daha fazla şeyi sunabileceğini görmeye başladılar. Facebook çok daha fazla şey sunuyordu. MSN ise ona oranla dumanla haberleşmek gibi bir şey oluyordu.
Sonrasını sanırım anlatmaya gerek dahi yoktur. Aynı süreç böylece kısa süre içerisinde Facebook için başladı. Yani internet sektörünün şimdilerde kutsal toprağı Facebook, Twitter ve hatta belki de instagram. Peki, bu düzen böyle sizce ne kadar devam edebilir ?
Internet trendlerinin hepsi tarih gibidir. Yani yıllar ilerledikçe onlar da değişmeye ve gelişmeye ya da yok olmaya mahkumdur. Uzun lafın kısası sosyal ağlar ve diğer değişemeyeceğini zannettiğimiz birçok şey de zamanı geldiğinde çıkacak olan yeni akımlar ve teknolojiler ile birlikte dirilecek.
Fakat kim bilir belki bu birkaç sene içerisinde belki de bir kaç on yıl sonra gerçekleşecek. Yani o kadar ömrünüz veya ömrüm belki olmayabilir. Emin olduğum tek bir şey varsa o da er ya da geç yeni bir Facebook veya MSN ya da adı her neyse gelecek. Böylece insanlar için internet trendlerinin değiştiğini bir kere daha görebilme fırsatına sahip olacağız.
